SPORX ÖZEL RÖPORTAJ: A Milli Takımız’ın yıldızı, Everton’daki temsilcimiz Cenk Tosun geleceğin A Milli Takımımızda olduğuna inanıyor. Nike’ın ‘Türkiyem’ temasını baz alarak hazırladığı yeni Milli Takım formalarına da tam not veren Cenk, “Milli forma böyle olmalı” diyor.
Cenk’in hayran kaldığı A Milli Takım forması, EURO2020 öncesinde de bizce mutlaka gardolabınızın en afili köşesinde yerini almalı… Çünkü bu formaya çok ihtiyacımız olacak…
FORMALARIMIZDA RETRO HAVASI VAR
Nike’ın Milli Takım için yeni tasarımlarını nasıl buldun?
Formalar gerçekten çok güzel retro bir havası var. Milli formanın bence böyle olması gerekiyor. Onun dışında idman eşyaları, kamp eşofmanları gerçekten 4/4’lük. Nike’ın bu sene milli takım için tasarladığı her şey gerçekten çok güzel.
Milli Takım maçlarında, Nike’ın özel tasarım formalarını giymeden önce yaptığın bir totemin var mı?
Özel bir totemim yok aslında, maçlardan önce müzik dinleyerek stada giderim. Maça çıkmadan önce ailem ile görüntülü konuşup, onların hayır duasını alırım ve maça çıkarım. Maça dua ederek ve ay yıldızlı armamızı öpüp çıkarım. Bu arada bu seneki formalarımız çok güzel, çok hoşuma gitti. Bunu da söylemek isterim.
GELECEK A MİLLİ TAKIMIMIZIN
Genç bir jenerasyonla, başarılı sonuçlar yakaladık. Bu başarının sırrı nedir, takımda nasıl bir hava var?
Çok güzel bir jenerasyon yakaladık. A Milli Takım’a son senelerde çok yetenekli, genç futbolcular kazandırdık. Milli Takım’da aralarında da 3-4 tane ağabeylik yapacak futbolcular da var. Ben de artık 29 yaşındayım ve çoğu futbolcu benden küçük; ben de ağabeylik için oradayım. Çok güzel bir jenerasyon harmanı yakaladık.Gelecek 10 sene için gerçekten çok kaliteli bir milli takım bizi bekliyor.
BAŞARIMIZIN SIRRI
Takımdaki hava çok güzel; ağabeyler kardeşlerine tecrübelerini öğretiyorlar, yardımcı olmaya çalışıyorlar. Gençler de her geçen gün bir şeyler öğrenmeye çalışıyorlar ve saygıda kusur etmiyorlar. Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde A Milli Takımımıza başarıyı da bu getirdi bence
AVRUPA, BİZİ GÖRMEYE BAŞLADI
Avrupa’nın en genç milli takımlarından biriyiz. Bu gençleşmenin başarı dışında saha içinde görmediğimiz başka avantajları da mutlaka var. Genç bir milli takım olmanın bize getirileri neler oldu?
Avrupa’nın en genç milli takımlarından biriyiz, bu durum gerçekten çok gurur verici. Genç kardeşlerim daha kariyerlerinin çok başındalar, öğrenecekleri şeyler var. İnanıyorum ki ilerleyen dönemlerde hep birlikte Milli Takımımızı çok iyi yerlere taşıyacağız. Son dönemlerde çok fazla futbolcuyu yurt dışına göndermeye başladık. Avrupa, Türk futbolcuların kalitesini yavaş yavaş görmeye başladı. Umuyorum ki Avrupa Şampiyonasında çok güzel işler başaracağız.
MİLLİ FORMA İLE HAYALLERİM VAR
Her Türk futbolcunun hayali, Milli Takım’da tarihi başarılar kazanmaktır. Senin için bu “tarihi başarı” ne olabilir? Ne yaparsak, “Büyük bir iş başardık” diye düşünürsün?
Benim için her zaman milli forma hayallerimden birisiydi. Ne mutlu ki ona kavuştum ve kendime koyduğum hedefleri de gerçekleştirdim. Kaptan olmak, ilk 11 oyuncusu olmak, şampiyonalara katılmak gibi. Şimdi bu jenerasyonla Avrupa Şampiyona’sında güzel yerlere gelebiliriz. Avrupa Şampiyonası’nda iyi bir derece almak tabii ki hayallerimin arasında var.
MİLLİ FORMA KUTSALDIR
İngiltere’de birçok yabancı oyuncuyla birlikte omuz omuza takımınızın başarısı mücadele ediyorsun. Bizim Milli Takım’a bakışımız ile, onların bakışları arasında gördüğün farklar var mı?
Biz biraz daha duygusal bir millet olduğumuz için. Milli maçlarda birlik beraberlik daha yüksek oluyor. Hem taraftar hem futbolcular milli maçlar öncesi çok farklı duygularda oluyoruz. Bizim kültürümüzden de gelen bir milliyetçiliğimiz olduğu için milli maçlarda birbirimize daha bağlıyız diye düşünüyorum.Tabi her ülkede milli maçlara da farklı bakılıyordur. Kulübünü her zaman değiştirebilir misin ama milli takım kutsaldır.
İKİ ANI UNUTMAYACAĞIM
Milli Takım’da unutamadığın maç hangisi?
Milli Takım’da unutamadığım çok fazla maç ve güzel anılarım var ama şöyle bir sıralama yapayım; ilki Arnavutluk’a attığım son dakika golü Kadiköy’deki, ikincisi Selçuk İnan’ın Konya’da attığı firikik golü bizi Avrupa Şampiyonası’na götüren gol. Bu iki gol Milli Takım kariyerimdeki en unutulmazlar anlardan diyebilirim.
TÜRKİYE’NİN HER YERİNDE MİLLİ MAÇ GÜZEL
Milli Takım için en iyi atmosfer, Anadolu mu, İstanbul mu?
Her tarafta güzel atmosfer oluyor dediğim gibi nerede oynarsan oyna statlar doluyor zaten milli maçlarda. Benim unutamadığım maçların arasında Konya, Eskişehir’de yaptığımız maçlar var ama Anadolu mu İstanbul mu sorusuna net bir yanıt veremeyeceğim çünkü milli maç ayrı bir duygu, her yerde güzel bir atmosfer oluyor. Sadece aklımda kalan Konya ve Eskişehir’i ayırmak istiyorum.
MİLLİ TAKIM KAMPINI İPLE ÇEKİYORUZ
Yani futbol dışında ne yapıyoruz Milli Takım’da idmanlar dışında arkadaşlar ile birlikte oluyoruz. Bizim Riva’da ortak bir oyun alanımız var genelde orada herkes toplanıyor. Sohbet ediyoruz, tavla oynuyoruz kısacası birlikte eğleniyoruz. Beraber maç izliyoruz, beraber zaman geçiriyoruz, özlem gideriyoruz. Milli Takım’a gitmeyi herkes ip ile çekiyor öyle söyleyeyim.
BOMBA GİBİ GERİ DÖNECEĞİM
29 yaşında hayal ettiğin yerde misin? Ya da bundan sonrası için hayalin nedir?
29 yaşındayım en büyük hayalim profesyonel futbolcu olmaktı. Tabii onu başardım ve Beşiktaş gibi büyük bir camiada oynadım. Hep kendime yeni küçük ve büyük hedefler koydum. İlk önce Beşiktaş hayalim gerçekleşti sonra Milli Takım sonra dünyanın en iyi ligi Premier Ligi’nde oynamaya başladım. Rekor bir transfer ücretine İngiltere’ye geldim. Şimdi de Avrupa Şampiyonası’nda ve büyük turnuvalarda önemli başarılar elde etmek istiyorum. Şuan bir futbolcunun olabileceği en iyi yaştayım bence. Talihsiz bir sakatlık geçirdim ama bomba gibi geri döneceğim ve İngiltere’de yarıda kalan işimi devam ettirmek istiyorum.
TÜRK FUTBOLUNDA NE DEĞİŞMELİ
Türkiye’de futbolda ne değişsin isterdin?
Altyapı konusunda biraz geride kaldığımızı düşünüyorum. Ben Almanya’da da oynadığım için oradaki altyapılar gerçekten çok iyiydi. Yetenekli türk futbolcular var mı? Tabii ki var ama iyi eğitim göremiyorlar iyi tesislerde, iyi zeminlerde oynayamıyorlar. Bu olanaklar onlara sunulmuyor. Bence bazı kulüpler bir transfer az yapıp tesisini güzelleştirmeliler, altyapıya daha fazla önem vermeliler. Bunu bir yatırım gibi düşünmeliler. Şimdi Hamit Altıntop biraz uğraşıyor o da Almanya’dan geldiği için bazı şeyleri değiştirmek istiyor. Kolay değil bu işler, umarım o sevilere geliriz. Hollanda, Almanya, İngiltere’deki gibi altyapılar sunabiliriz ilerde genç kardeşlerimize.
EURO 2020’DE BEKLENTİMİZ BÜYÜK
2020 Avrupa Şampiyonası’ndan beklentileriniz neler?
Avrupa Şampiyonası hakkında bence güzel bir eleme dönemi geçirdik. Benim de katkım ile birlikte Avrupa Şampiyonasına adımızı yazdırdık. Sakatlanınca çok üzülmüştüm oynayamayacağım diye ama pandemiden kaynaklanan gecikme ile bu turnuvada oynayabileceğiz 2021’de. Beklentilerim büyük ama önce bi grupta güzel işler yapıp gidebildiğimiz kadar gitmek istiyoruz. Dediğim gibi güzel bir jenerasyon yakaladık umarım güzel başarılar elde ederiz Avrupa Şampiyonası’nda.
İYİ BİR İNSAN OLMAYA ÇALIŞIYORUM
Seni Galatasaraylısı da seviyor, Trabzonlusu da seviyor, Fenerbahçelisi de seviyor? Bu sevgiyi neye borçlusun?
Herkes tarafından seviliyor olmak tabii ki çok hoşuma gidiyor. Ben elimden geldiği kadar iyi bir insan olmaya, iyi bir örnek olmaya çalışıyorum ve gençlere de yeni ufuklar açmak istiyorum. Bence herkes tarafından seviliyor olmamın en büyük sebepleri bunlar ve Milli Takım’daki başarılarım.
BEŞİKTAŞ’I ÖZLÜYORUM
Beşiktaş’ı hiç özlüyor musun?
Evet özlüyorum çünkü en güzel zamanlarım orada geçti. Şampiyonlar Ligi’nde yaptığımız işler. 3 senemde 2 kez şampiyon olduk. En iyi arkadaşlıkları orada kurdum, orası benim yuvam, insan yuvasını özlemez mi her zaman özler. İngiltere’ye geldiğim için de çok mutluyum, zamanı geri alsak yine imza atardım çünkü hayallerimde vardı Premier Lig’de oynamak ve iyi ki de gelmişim.
Unutumadığın maç: 3 – 0’dan 3 – 3’e dönen Benfica maçı.
Maç öncesi totemin: Totemimi söyledim aslında, şarkılar ile stata giderim, stada varmadan önce eşim ve annemle konuşup iyi konsantre olurum ve maça çıkmadan öncede dua öderim. Çok değişik bir totemim yok.
En üzüldüğün maç: UEFA Kupası Lyon çeyrek finalde penaltılarda kaybettiğimiz maç.
En çok etkileyen stat: Vodafone Park açık ara ilk sırada, Tottman’ın yeni stadı, inanılmaz bir stad yapmışlar teknolojik olarak çok donanımlı bir stad.
En iyi kaleci: Manuel Neuer
En bonkör: Kimle dışarı çıksam herkes ödemeye meilli, isim vermek çok doğru olmaz şuan.
En çok zorlandığın: En çok zorlandığım değil de beni en çok etkileyen defans oyuncusu Van Dijk oldu.
En iyi anlaştığın: En iyi anlaştım Beşiktaş döneminden Ateş Doğukan diyebilirim de Milli Takım’dan Çağlar Söyüncü.
En sert futbolcu: Lugono baya sert oynamıştı bana karşı. Çok iyi bir defans oyuncusu.
En iyi golcü: Zor bir cevap ama Lewandowski ve Agüero diyebilirim.
Lakabın: Lakabımı bilmeyen yoktur herhalde. İngiltere’de bile Tosun Paşa diyorlar bana.
En sevdiğin film: Green Mile
En sevdiğin dizi: Game Of Thrones ve Stranger Things
En büyük hayalin: En büyük hayalim bana kalsın, çok büyük hayallerim var ama en büyük hayalimi gerçekleştirdim zaten çok güzel bir ailem var.
Futbolcu olmasaydın? Futbolcu olmasaydım da yine futbolun içinde olurdum herhalde. Menajerlik olur, hocalık olur.
Sporx