Olimpiyat şampiyonu milli güreşçi Taha Akgül, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle 2020 Tokyo Olimpiyatları’nın ertelenmesinin tedavi süreci için Allah’ın bir lütfu olduğunu belirterek, artık güreşebilecek seviyeye geldiğini ve hedefinin ikinci olimpiyat altın madalyası olduğunu söyledi.
Olimpiyat, dünya ve Avrupa şampiyonu milli güreşçi Taha Akgül, 9 ay önce milli takım kampında sakatlanmasını ve tedavisinin ardından yeniden mindere çıkarak 2020 Tokyo Olimpiyatları’na hazırlık çalışmalarını AA muhabirine değerlendirdi.
2016 Rio Olimpiyatları’nda Türkiye’ye tek altın madalyayı kazandıran Taha Akgül, “Yaşar Doğu kampında çok ciddi bir sakatlık geçirdim. Omzumdan köprücük kemiği çıktı, çok ciddi bir operasyon geçirdim. Bu şekilde 6 aylık bir zamanda olimpiyatlara yetişmem çok zordu. Çok üzülmüştüm tabii olimpiyatları kaçırma riskim var diye, yani nasip bu pandemi salgını olimpiyatların ertelenmesine sebep oldu. Tarihte ilk kez ertelenme olayı oldu, o da bize denk geldi. Benim için bu çok büyük bir lütuf oldu; çünkü olimpiyatlar 4 senede bir geliyor, bir daha şansımız olur mu olmaz mı, yakalayabilir miyiz? Allah’ın bir lütfu oldu.” diye konuştu.
Kovid-19 nedeniyle mart ayında sokağa çıkma kısıtlaması geldiğinde evinde fizyoterapist eşliğinde hem tedavisine hem de çalışmalarına devam ettiğini belirten Taha Akgül, “1,5 ay gibi evden hiç çıkmadım. Kolumu, omzumu güçlendirmeye çalıştım. Yeni normalleşmeyle tekrardan fizik tedaviye başladım. Fizyoterapistim omzumdaki o gerginliği, sızlamayı her şeyi rahatlattı. Daha sonra da kamplara başladım.” ifadelerini kullandı.
Milli sporcu, 12 Aralık’ta Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da Dünya Şampiyonası’nın başlayacağını hatırlatarak, “Süreç benim için olması gerektiği gibi hatta daha da iyi gitti diyebilirim. Hamdolsun omzumda operasyon geçirdiğim bölgenin diğer tarafımdan hiçbir farkı yok, şu an güreşebilecek seviyeye de geldim. Şu anda Elmadağ’daki kampta Dünya Şampiyonası’na hazırlanıyoruz. Ben de antrenmanlara başladım. Yani milli takımdaki arkadaşlarımız neyi çalışıyorsa ben de aynı antrenmanları yapabilecek seviyedeyim.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Sırbistan’da hedefim tabii ki dünya şampiyonluğu”
Minderden uzak kaldığı bu dönemde güreşinin biraz bozulduğunu, toparlamaya çalıştığını anlatan Taha Akgül, şöyle devam etti:
“Eski güreşim tabii şu an tam randımanlı değil, tam formda değilim onu da Dünya Şampiyonası öncesi 2 aylık dönemde kazanabilir miyim bilmiyorum. Ama Dünya Şampiyonası aslında benim için olimpiyatın provası olacak, en iyi rakiplerim gelecek, hedefim tabii ki dünya şampiyonluğu olacak. Yine favori olacağım, hedefim yine altın madalya olacak. Ama olumsuzluk durumunda da kendimi üzmeyeceğim çünkü ciddi rakiplerim var, ciddi bir sakatlık geçirdim ve pandemi var. Pandemi sonrası performanslar da değişecek. Benim de nasıl olacağımı rakiplerimin performansının da nasıl olacağını bilmiyorum. Bakacağız, göreceğiz, eksiklerimize göre olimpiyatın yolunu çizeceğiz.”
Dünya Şampiyonası’na hazırlık süreciyle ilgili 29 yaşındaki sporcu, “Yükseklik ve koşu kampımız da olacak, o kampta kondisyon depolayacağız. Daha sonra son kampımız güreş antrenmanlarına yönelik yani form çalışmalarına yönelik olacak. Pandemiye göre biraz erken gitme durumumuz da var. Bu kamptan sonra 15 gün arayla iki kampımız var. En iyi şekilde değerlendireceğiz. Sonrasında şampiyonanın yapılacağı Sırbistan’a, Belgrad’a gideceğiz.” diye konuştu.
Taha Akgül, Dünya Şampiyonası öncesinde Rusya, Bulgaristan ve Polonya’da hazırlık turnuvaları olduğunu, bu organizasyonlara katılma durumunu teknik ekiple değerlendireceklerini dile getirerek, “Tokyo için olimpiyat vizesini serbest stilde Süleyman Atlı ile ben aldım. 6 vizenin 2’sini aldık, 4’ü boşta. 55 kilo ile 120 kiloda aldık, en üst ile en alt, ortalar boş şu an. İnşallah 4’te 4 yaparız, serbest stilde 6’da 6 gideriz.” şeklinde görüş belirtti.
– Tokyo’da hedef 2. olimpiyat altın madalyası
2020 Tokyo Olimpiyatları’nın katılacağı üçüncü olimpiyat olacağını hatırlatan Taha Akgül, olimpiyat serüvenini şöyle dile getirdi:
“İlk kez olimpiyata giderken tek Avrupa şampiyonluğum vardı. Milli takımın da en genç ismiydim, çok tecrübesizdim, böyle olunca atmosfer biraz ağır geldi 2012 Londra Olimpiyatları’nda; çünkü olimpiyatların havası çok farklı, biraz stres yapıyorsunuz, baskı yapıyor. Madalyaya aslında yakındım, 8. olabildim ama iyi bir kura çekseydim işlerim biraz rast gitse belki madalya alabilirdim. O zamanlar tabii o seviyede değildim, olimpiyat madalyası alacak seviyede.
2016 Rio Olimpiyatları’na giderken, 5 Avrupa, 2 dünya şampiyonu olarak gittim. O zaman direkt favoriydim. Allah’a hamdolsun orada altın madalya nasip oldu. Kariyerimin en önemli madalyası, olimpiyat madalyasını kazandım. Şimdi 2020 Tokyo Olimpiyatları’na giderken de takımın en tecrübelisiyim. Tokyo’da hedefimiz yine altın madalya. Bakalım oradaki duruma göre de geleceği şekillendireceğiz, 2024 olur mu olmaz mı, yapabilir miyiz ona bakacağız.”
Güreşe 12 yaşında başladığını anlatan Taha Akgül, unutamadığı anlara ilişkin, “Babam evin içinde ağabeyimle bizi güreştiriyordu, baba güreşçi, ağabey güreşçi öyle başladık. Geçen sürede en çok şampiyonluklarımı, yenildiğim maçları ve sakatlıklarımı unutamıyorum. Dünya şampiyonalarında 2 kez son 10 saniyede kaybettim, ikisini de unutamıyorum. Zor geçti, 2 dünya şampiyonluğum gitti. Şu an 4 dünya şampiyonluğum olabilirdi. Özellikle 2017’de ayağım kaydı son saniye, öyle puan verdim. Unutamadığım maçlar onlar var. Şampiyonluklarım, 2016 Rio Olimpiyatları unutulmaz, hayatta unutamayacağım anlar. Artı küçükken alamadığım madalyalar, güreş adına miniklerde hiç madalyam yok, sonradan başarı geldi. Aslında kariyerimde unutamadığım anım da çok.” diyerek sözlerini tamamladı.
Sporx